Wednesday 13 October 2010

lose me in the dark! - karanlık güzeldir: bir post punk karışık kaseti

merhaba karışık kaset ahalisi,

bu hafta yapacağım program için amacım esprili bir konsept bulup neşeli bir karışık kaset hazırlamaktı. gelin görün ki evdeki hesap çarşıya uymadı (deyimler üzerine karışık kaset?).

salı sabahı kalktım, sanki rüyamda robert smith görmüş gibi bir the cure dinleme isteğiyle. disintegration albümünü açtım, dinledim kesmedi. camdan dışarı baktım, buz gibi, gri ve ıslak bir hava. bir kahve yaptım ve derin bir nefes alarak pornography albümünü dinlemeye başladım. bütün süreç değişti haliyle. albüm bitti, dışarı çıktım, arabaya bindim, garajdan tam çıkarken shuffle'da birden bauhaus çaldı. çektim kenara dinledim şarkıyı. şarkı bitti tam gaza basacağım, joy division girdi... hal böyle olunca oturdum düşündüm, neşeli konsept bulacağım diye kasmanın alemi yoktu. bütün işaretler alınmıştı... bu hafta dark side'a geçmemiz gerekiyordu. ve geçiyoruz...

evet, karışık kaset bu hafta kendi yolunu çizdi. bir post punk karışık kaseti bizleri bekliyor. ben kaseti yaparken ve sonrasında oturup dinlerken çok zevk aldım. kasete baktığımda "tüm zamanların en çok sevdiğim 20 şarkısı" listeme giren 3 şarkı yer almış bu karışık kasette. daha ne olsun!

dinlenmesi kolay, melodisi pat diye dile takılan şarkılar yok; karanlık müzik, içsel ve şairane şarkı sözleri var.

perşemde akşam 8'de, dark side'da görüşmek üzere.

p.s. anlaşıldığı gibi bu hafta bencillik yaptım ve tüm şarkıları kendim seçtim. ama siz yine de aklınıza gelen parçaları paylaşırsanız sevinirim, bakalım sizin dark side'ınızda neler var...